Bakırcılık teknolojiye yenildi

Şanlıurfa Bakırcılar Çarşısında, unutulmaya yüz tutan bakırcılığı mesleği teknolojinin ilerlemesiyle birlikte artık son demlerini yaşıyor.

Şanlıurfa’da 12 yaşından bu yana bakırcılık ile uğraşan 67 yaşındaki Mehmet Çirkin, bakır işleme sanatı abisinin yanında başladığını ve halen mesleğine devam ettiriyor. Çirkin, Balıklıgöl Yerleşkesinde küçük bir dükkânda bakırcılık mesleğini icra ediyor. Teknolojinin ilerlemesiyle bakırcılık mesleği gölgede kadı. Fabrikasyon ürünlerin piyasaya sürülmesiyle vatandaşlar hazır olan ürünlere yöneldi. Bir zamanlar çarşıda 50 bakırcı dükkânı varken şimdilerde yalnızca birkaç dükkân kaldı. Bakırcılıktan yapılan ürünler diğer ürünlere göre daha uzun ömürlü ve daha sıhhatlidir. Mesleğin zorluğundan dolayı çırakta yetişmeyen meslek, son demlerini yaşıyor.

“TEKNOLOJİ ELİN EMEĞİNİ YENDİ”
Teknolojinin gelişmesiyle bakırcılık mesleğinin gölgede kaldığını ve artık çırakta yetişmediğini dile getiren bakırcı ustası  Mehmet Çirkin, “Biz 3 kardeştik. 2 kardeşim vefat etti, ben tek kaldım. Kardeşlerimin yanına 12 yaşındayken geldim. İlk önce bakırcılıkta çırak sonra kalfa daha sonra da usta oldum. 67 yaşındayım, halen işimi devam ettiriyorum. Abimden kalan mesleği elimden geldiği kadar devam ettireceğim. 55 yıldır bu işin içerisindeyim. Bizim mesleğimiz güzel bir meslek. Evlerde mutfakta kullanılan eşyalar bakırcılığın rolü büyüktür. Maalesef vatandaşlar mutfak eşyası olan bakır ürünlerini kullanmıyor. Şimdiki zamanda her şey teknolojikleşti. Zamanın insanları artık hazır olan fabrika eşyalarına talep ediyor. Ben burada leğen, tencere, çay tepsisi gibi eşyaları sipariş üzerine yapıyoruz. Bizim yaptığımız meslek güzel bir iş ama zorluğu çoktur. Yıllardır ben bu işe hizmet ediyorum. Şimdi ben bir doktor olsaydım eğer profesör olmuştum. Ben de bu dalın yani bakırcılığın profesörü olmuşum. Teknoloji elin emeğini yendi. Mesela ben bir ayran tası yapıyorum, 100 TL satışa sunuyoruz” dedi.

“BU MESLEĞİN SON USTALARIYIZ”
 Bakırcılık ürünlerin diğer naylon ürünlerden daha uzun ömürlü ve daha sağlıklı olduğuna vurga yapan Çirkin, “Teknolojik aletler kısa bir sürede yapıyor, ürünleri daha ucuza satıyorlar. Durum böyle olunca insanlar ekonomik olarak eşyanın daha ucuzunu alıyorlar. İster istemez bizde geride kalıyoruz. Bakır ürünler naylon ürünlerden daha uzun ömürlü ve daha sağlıklıdır. Bakır tastan ayran içmek şifadır. Bakır romatizmaya, kalbe her yönüyle iyi. Bakır her zaman insanoğluna sıhhat verir. Bu meslek zahmetli olduğu için artık çırakta yetişmiyor. Birisi gelince ilk önce parayı ön plana tutuyor. Ben bakırcılıkta uzun süre ücretsiz çalıştım. Bir meslekte ilk önce merak olacak. Şimdiki insanlar maddiyata bakıyor. Zamanında bu çarşıda 50 tane bakırcı dükkânı vardı şimdilerde birkaç tane bakırcı dükkanı kaldı. Bu mesleğin son ustalarıyız” ifadelerini kullandı.