Diyabet hastalarına haftalık egzersiz önerisi

Halk arasında şeker hastalığı olarak da bilinen diyabet hastalığına karşı uzmanlar hekim kontrolünde haftada toplamda 150 dakika egzersiz ve oluşturulacak diyet programına uyulmasını tavsiye ediyor.

Diyabet hastalığı halk arasında şeker hastalığı olarak da biliniyor. Diyabet, Türkiye’de ve dünyada en sık rastlanan kronik hastalıklar arasında yer alıyor. Üsküdar Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Ayhan Levent, diyabet hastalığının yol açtığı sağlık sorunlarına ilişkin bilgi verdi.

Levent, halk arasında “şeker hastalığı” olarak tabir edilen diabetes mellitusun, kanda glukoz (şeker) seviyesinin normalin üzerine çıkmasıyla meydana geldiği bilgisini verdi.

YÜKSEK KAN ŞEKERİ VÜCUTTA KALICI HASARA YOL AÇIYOR

Diyabet hastalığının, ülkemizde ve dünyada en sık rastlanan kronik hastalıklar arasında yer aldığını belirten Yrd. Doç. Dr. Ayhan Levent, “Birçok farklı önemli hastalığın oluşumunda birincil neden olarak karşımıza çıkan diyabette tedaviye tam olarak uyulması büyük önem taşıyor. Uzun süre yüksek seyreden kan şekeri; kardiyovasküler sistem, böbrekler ve gözler başta olmak üzere tüm vücutta kalıcı hasarlara yol açtığından diyabet teşhisi konulan bireyler derhal diyabet eğitimi almalı, diyetisyen tarafından uygun görülen beslenme programına tam olarak uymalı” ifadesini kullandı.

Levent, diyabet hastalığında en öncelikli tedavinin diyet ve egzersiz ile ideal kiloya ulaşmak olduğunu vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Kilolu ve insüline dirençli obez bireylerde vücut ağırlığında yüzde 5 civarındaki azalma bile insülin direncini azaltıyor. Enerjinin yüzde 30’undan azının yağlardan karşılanması, düzenli fiziksel aktivite ve düzenli kilo izlemi içeren yaşam tarzı değişikliği ile hastanın başlangıçtaki vücut ağırlığı yüzde 5-7 oranında azalabilir.”

HAFTADA 150 DAKİKALIK EGZERSİZ TAVSİYE EDİLİYOR

Vücut ağırlığının azaltılmasında ilaç tedavisi, yaşam tarzı değişikliği ile fiziksel aktivite kombine edildiğinde yüzde 5-10 oranında ağırlık kaybı sağlanabileceğini ifade eden Levent, değerlendirmesine şöyle devam etti:

“Haftada 4 - 5 güne yayılacak şekilde yapılacak fiziksel aktivite ile hem kilo verilmesi sağlanabilir, hem de kan şekeri düzeyleri kontrol altına alınabilir. Haftada toplamda 150 dakikalık egzersiz programı tavsiye ediyoruz. Yapılacak egzersizler bisiklete binme, tempolu yürüyüş yapma ya da yüzme şeklinde olabilir. Özellikle 35 yaşını geçenlerde yüksek tempolu spor önermiyoruz.”

TEDAVİ UYGULANMAZSA AKUT VE KRONİK KOMPLİKASYONLAR OLUŞABİLİR

Yrd. Doç. Dr. Ayhan Levent, diyabet hastalarının kan şekerlerini kontrol altında alacak tedavileri uygulamazlarsa diyabetin akut ve kronik komplikasyonları meydana gelebileceğini kaydetti.

“Diyabetin akut komplikasyonları hayatı tehdit edip ölüm ile sonuçlanabilir” diyen Levent, “Kan şekerleri uzun süre yüksek seyrederse diyabetin kronik komplikasyonları meydana gelir. Diyabetin kronik komplikasyonları mikrovasküler yani küçük damar tutulumu ve makrovasküler olarak adlandırılan büyük damar tutulumu şeklinde olabilir. Kan şekeri yüksekliğinin derecesi, mikro ve makrovasküler komplikasyonlar ve tüm ölüm nedenleri arasında doğrusal bir ilişki var” ifadesini kullandı.

Son dönem böbrek yetersizliğinin en sık nedeninin diyabet olduğuna dikkati çeken Levent, diyabetli hastaların yüzde 20-30’unda diyabetik nefropati geliştiğini kaydetti.  

“Diyabetli bireyde ellerde ayaklarda uyuşma, karıncalanma, yanma gibi şikayetlerin varlığı diyabetik nöropati açısından hekimi şüphelendirmeli” diyen Levent, “Diyabetik nöropatide esas risk faktörünün kan şekeri yüksekliği olduğu yapılan çalışmalarla kanıtlandı. Bugün için diyabetik nöropatinin önlenmesi ve tedavisinde en etkin yöntem kan şekeri düzeyinin iyi kontrol altında tutulmasıdır” dedi.

Levent, erişkin yaştaki diyabetli hastalarda en önemli körlük nedeni diyabetik retinopati olduğuna işaret ederek,  “Tip 1 diyabetli hastalarda tanıdan 5 yıl sonra başlayarak puberteden (ergenlik) itibaren yılda bir retinopati taraması yapılmalıdır. Tip 2 diyabetlilerde tanı konduğu anda retinopati taraması yapılmalı” tavsiyesinde bulundu.

Levent, diyabetlilerde bacak ve ayak ampütasyonlarının normal populasyona göre 5 kat daha fazla olduğunu bildirdi. Levent, “Bunun nedeni diyabetlilerde gelişen nöropati, iskemi, immün sistem bozukluklar, yetersiz hijyen, görmede azalma ve yaşlanma” dedi.

Diyabette inme riskinin 2-6 kat oranında artış gösterdiğini ifade eden Levent, “Diyabetiklerde inmeler daha ölümcül oluyor ve daha fazla işlev ve doku bozukluğu bırakıyor” açıklamasında bulundu.