Kent Konseyi "Eğitim ve Sağlık" raporunu kamuoyunun bilgisine sundu.

Şanlıurfa Kent Konseyi Muhacir/Misafir - Göç Çalışma Grubu tarafından hazırlanan 'Eğitim ve Sağlık' raporu tamamladı. Raporda eğitimde yaşanan olumlu gelişmelerin yanı sıra özellikle karşılaşılan olumsuz durumlar da beyan edildi.

Şanlıurfa Kent Konseyi Muhacir/Misafir - Göç Çalışma Grubu, Osman Gerem başkanlığında yaptığı toplantı ve değerlendirmelerin ardından hazırlanan “Eğitim ve Sağlık” raporunu kamuoyunun bilgisine sundu. Suriyeli vatandaşların eğitim ve sağlık konusunda yaşadığı olumlu-olumsuz durumların aktarıldığı raporda çözüm önerilerine de yer verildi.

Hazırlanan rapor sonucunda eğitimde olumlu noktalar: 
Suriyeli öğrencilerin eğitiminde bir istikrar oluştu, aileler çocuklarını gönül rahatlığı ile okula göndermeye başladı.
Türkçe eğitimine, Suriyeli öğrenciler tarafından büyük bir ilgi ve yöneliş oldu.
Öğrenci, velilerinde sorunları çözmede ve yetkilerle görüşüp, çözme noktasında bir bilinç oluştu.
Son iki yılda Suriyeli çocukların okullaşmasında büyük bir hız kazanıldı. 83 bin öğrenci okullara kazandırıldı.
Birinci sınıfa katılan öğrencilerin sosyal entegrasyonu ve eğitime uyum sağlamaları hızlı bir şekilde gerçekleşiyor. 9 sınıf öğrencileri ise büyük sıkıntılarla karşılaşıyor, dil, iletişim ve farklı kültürle karşılaşmaları gibi” şeklinde sıralandı.

Eğitimde yaşanan olumsuz noktalar ve çözüm önerileri ise, 
“Söz konusu sıkıntılardan dolayı birçok öğrenci okulu bıraktı. (Zahit Kotku İmam Hatip okulunda 50 öğrenci okulu bıraktı.)
Birçok Velinin, devamsızlıktan öğrencilerin sınıfta kaldığını bilmediği için, birçok öğrenci sınıfta kaldı. Bu konuda ailelerin bilinçlendirilmesi ve gereken bilgilendirmeyi de yetkilerin yapması gerekiyor.
Suriyeli öğrencilerin savaş ortamından geldiği ve zor şartlar altında yaşadığı unutulmamalıdır. Okullarda gereken psikolojik destek verilmelidir. Rehber öğretmenle birilikte Suriyeli  Rehber öğretmenlerin de eşlik yapması gerekiyor. Aynı zamanda gereken psikolojik destek verilmesi gerekiyor.
Yeni gelen ailelerin geçici kimliği olmadığı için çocukları okullara kabul edilemiyorlar. Kimlik çıkarma süresi 4 veya 5 ay sürüyor. Bu süre içinde öğrenciler okula gidemiyorlar. Bu konuda göç idaresiyle ve Milli Eğitim Müdürlüğünle görüşüp, biran önce bu sorunun çözüme kavuşturulması gerekiyor.
Suriyeli öğrencilerin, milli eğitim okullarına yönlendirmesiyle birlikte, okulların fiziki şartları yetersiz olduğundan birçok öğrenci okula gidemedi, okula alınmadı. Biran önce bu sorunun giderilmesi gerekiyor.
Bunun yanında yaşları 12 ve 13 yaşlarında okula gidemeyen çocuklar bulunmaktadır. Bunların okuma yazma öğrenmeleri ve tekrar okula kazandırılması için, Milli eğitim ve stk’ların çalışma yapması gerekiyor.
Son zamanlarda çöpten plastik toplayan çocuk sayısı artıyor. Bunları eğitime kazandırmak için aileleriyle görüşülüp, sebepleri araştırılıp çözüme kavuşturulmalıdır.
Meslek okullarına katılan öğrencilerin, eğitime alındıkları alanla ilgili istihdam edilmemeleri, sorundur. İstihdam noktasındaki sorunları gidermek gerekiyor.
Meslek okullarına öğrencileri teşvik ederek, yönlendirmek için gereken çalışmayı yapmak gerekiyor.
Geleneğinden uzaklaşmaması ve ailesiyle iletişimsizlik yaşamaması için, okula yeni başlayan Suriyeli çocuklara, ana dili Arapça dersleri de verilmelidir.
Suriyeli öğretmenlerin, almış olduğu maaşların az olmasından dolayı, şehir içinde, evden okula giderken yol ücreti, almış olduğu aylığa göre kendisine pahalı geliyor. Bundan dolayı Büyükşehir toplu taşıtlarında, Suriyeli öğretmenlere indirim yapmasını talep ediyoruz. Bu uygulamanın emsali İstanbul Büyükşehir Belediyesinde uygulanmıştır.
Sosyal entegrasyon süreci başladığından itibaren 2016 yılana göre, 2018 yılı başarı oranı yüksektir. Nedeni ise Türkçe derslerine yoğunluk gösterilerek, iletişim sorunun giderilmesidir.
9. Sınıf öğrencilerin çoğunun okulu bırakmalarının nedeni iletişimsizliktir. 1 Sınıfların derslerine uyum sağlamaları, sosyal uyum sağlanması daha hızlı bir şekilde gerçekleşiyor” şeklinde ifade edildi.

Yine Muhacir/Misafir - Göç Çalışma grubu sağlık raporu tarafından sağlık konusu ile ilgili olarak yapılan değerlendirme neticesinde belirlenen olumlu durumlar şu şekilde sıralandı: 
Suriye’de savaşın başlamasıyla birlikte, Türkiye Devlet Hastaneleri Suriyeli yaralı ve hastaların tedavisini hiçbir ücret almadan karşılıyorlar.
Hastaların, eczanelerden almış olduğu ilaçların tamamı Sağlık Bakanlığı tarafından     karşılanıyor. Sağlık alanında Suriyeli misafirlere tam ve kusursuz hizmet veriliyor.
99’la başlayan geçici kimlik çıktıktan sonra, her hastaya, hastalık takip dosyası oluşturuldu. Bu yolla hastaların hastalıklarını takip etmek çok kolay oldu. Kronik hastalara rapor verilmeye başlamasıyla birlikte takibi ve tedavisi bir sisteme oturdu.

Son olarak grup tarafından belirlenen olumsuz durumlar ise aşağıdaki şekilde ifade edildi: 
Doktor ve hasta arasında ki iletişimsizlik. Hasta doktora hastalığını tam olarak anlatamıyor, doktor ise hastanın sıkıntısını anlamıyor. Biran önce bu sorunun çözülmesi için tıbbi terimlere hakim olan tercümanların, hastanelerde görevlendirilerek doktor ve hasta arasındaki iletişimsizliğin giderilmesi gerekiyor.
Bazı sağlık personellerinin Suriyeli hastalara kötü davranıyor bilgisi haberi sürekli ortalıkta geziyor. Bu konuda bazı ziyaretler yaparak yetkililerin harekete geçmesi gerekiyor.
Yeni gelen Suriyeli aileler, geçici kimlik kartları olmadığı için sağlık hizmeti alamıyor. Kimliği olmayan, yeni gelen ailelerin kimlik çıkarmalarına yardımcı olmak gerekiyor.