Urfa Emek ve Demokrasi Platformu: "İşsiz kalınmadığı bir dünya istiyoruz"
Urfa Emek ve Demokrasi Platformu öncülüğünde, 1 Mayıs Emek ve Demokrasi Günü düzenlenen basın açıklamasıyla kutlandı.
Şanlıurfa’da 1 Mayıs Emek ve Demokrasi Günü, Urfa Emek ve Demokrasi Platformu öncülüğünde, HDP Şanlıurfa Milletvekillileri, siyasi parti temsilcileri, STK temsilcileri ve işçilerin katılımıyla Haliliye’de yer alan Ali Şelli Parkı’nda düzenlenen basın açıklamasıyla kutlandı. Açıklamayı platform adına Ahmet Işık yaptı.
Ahmet Işık tarafından yapılan açıklamada, “Bir yanda açlık, yoksulluk ve işsizlik büyürken, diğer yanda sermaye kesimi, servetlerine servet katıyor. Sömürünün çarkları milyonlarca işçinin, emekçinin canıyla, kanıyla döndürülmeye çalışılıyor” ifadeleri kullanıldı.
“İŞSİZ KALINMADIĞI, AÇ YATILMADIĞI BİR DÜNYA VE ÜLKE İSTİYORUZ”
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“1 Mayıs, İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik Mücadele ve Dayanışma Günü, bugün tüm dünyada, bu meydanda ve ülkenin her yerinde, coşku, umut ve heyecanla kutlanıyor. Yasaklara, baskılara rağmen,
umudu büyütüyoruz. Her gün 1 Mayıs, her yer 1 Mayıs, birlikte değiştireceğiz diyoruz. Yıllardır emeğimizle, alın terimizle, insanca çalışma, insanca yaşama mücadelesi veriyoruz. Sorunlarımız katlanarak artıyor. Ekmeğimiz her geçen gün küçülüyor. Elektrik, doğalgaz, gıda, akaryakıt, ulaşım ve kiralar başta olmak üzere ardı arkası kesilmeyen zamlar, enflasyon ve dövizdeki artış, yoksulların, ezilenlerin, işçi ve emekçilerin yaşamını daha da çekilmez hale getiriyor. İşsizlik rekor üzerine rekor kırıyor.
TÜİK’in sahte enflasyon rakamlarına endekslenen maaş artışları sonucunda, bugün milyonlarca insan açlık sınırında yaşıyor. Bir yanda açlık, yoksulluk ve işsizlik büyürken, diğer yanda sermaye kesimi, servetlerine servet katıyor. Sömürünün çarkları milyonlarca işçinin, emekçinin canıyla, kanıyla döndürülmeye çalışılıyor. Güvenceli-kadrolu çalışma hakkımız yok sayılıyor, güvencesiz istihdama mahkûm olmamız bekleniyor.
Bizim değil, sermayenin, patronların yüzünü güldüren bu düzen böyle gitmez. Bu bozuk düzen, bizim düzenimiz değil. Bu sömürü düzenin bize vereceği hiçbir şey yok! Yeni bir toplumsal sözleşme ihtiyacı mutlu bir azınlık dışında tüm kesimlerin ortak talebidir. Emeğin, eşitliğin, özgürlüğün, demokrasinin, barışın, laikliğin hâkim olduğu, işsiz kalınmadığı, aç yatılmadığı bir dünya ve ülke istiyoruz.
Birleşerek yaratacağız. Herkesin güvenceli ve insanca çalıştığı bir işinin olduğu, ekonomik
krizlerin, salgınların faturasının emekçilere yıkılmadığı, mültecilik statüsünün tanındığı bir gelecek istiyoruz. Birleşerek gerçekleştireceğiz!
Sendikal hak ve özgürlüklerin, hak arama yollarının önünün açıldığı, grevlerin yasaklanmadığı yeni bir toplumsal sözleşme istiyoruz. Birleşerek hayata geçireceğiz! Düşüncenin, ifade özgürlüğünün cezalandırılmadığı, savaşların olmadığı, başta Kürt sorunu olmak üzere sorunların barış ve diyalogla çözüldüğü, cezaevleri yerine okulların yapıldığı, işkence ve kötü muamelenin yaşanmadığı bir ülke istiyoruz. Birleşerek ve ortak mücadele ile inşa edeceğiz. Bütün yurttaşların insanca yaşayacağı bir ülkeyi inşa etme gücümüz var. Birleşerek değiştireceğiz”.